Yapılması tartışılırken alelacele inşaatını bitireceksin, kazalar ve yiten canlar yanlış iş olduğunu kanıtladığı halde, masraf olur diye yıkmayacaksın!…
Cumhuriyet, Pirireis ve Palmiye Mahallelerinin kesiştiği noktada GMK Bulvarı üzerine kurulu Tulumba Köprüsü başta olmak üzere kentteki benzer köprüler ve hatta Mersin'de çokça kullanılan kavşak sistemleri modern kent olmaktan bahseden herkesin utanması gereken yerlerdir. Sadece trafik aksın, tıkanmasın diye oluşturulan bu sistemlerin trafiğe bir faydası olmadığı gibi, ölümlerle neticelenen kazalara sebep olması ve bunun hala daha savunuluyor olması, yıkım maliyetlerinin bahane edilmesi aklın alacağı bir durum değildir.
Kentin trafik sorunu böyle mi çözülür? Biz bu köprülerin üzerinden geçerken korku dolu dakikalar geçirmek zorunda mıyız? Altından geçerken kafamıza otomobil ya da kamyon düşücek endişesi taşımak zorunda mıyız?
Eleştirilere yanıt ancak Tulumba Köprüsünün üzerine ışıklar döşemek olmuştu. Bu bir tedbir midir? Kazalar devam edince altındaki kavşağı her yöne açtılar ve köprünün bir fonksiyonu kalmadı. Biz her şeyi canlarımızı vererek mi öğreneceğiz? Bu köprünün bir fonksiyonu kalmadığı halde neden yıkılmaz? Ölümle sonuçlanmayan kazalardaki maddi zararlar bile bu köprünün yıkılması gerektiğine delildir; kaldı ki, ölen canların hesabı da olmaz.
Tulumba Köprüsü Mersin'de bugünkü yönetimin bir beceriksizlik abidesidir. İnsanlarına verdiği kıymetin timsalidir. Mahalleleri bölerek, insanlarına karşı yürüttüğü küstahlığın bir delilidir. Etrafındaki alanı köreltmek yoluyla vatandaşın mal ve mülklerini, yıllarını vererek kurdukları işlerini ne kadar ciddiye aldığını gösteren bir büyük görüntüdür. Ciddiyetsizliklerinin heykelidir.
Tüm eleştirilerimizi incelerseniz, görürsünüz ki hem bugünkü yönetim hem de bugünkü hükümet hukuk devleti ilkesini de çiğnemekte ve yerelde neredeyse hiç kimse buna itiraz etmemektedir. Mahkeme kararları hem bu iktidar için hem de bu hükümet için hiçbir anlam ifade etmemektedir. Bunda bir ince anlam vardır. Tulumba Köprüsü bu art niyetin en belirgin olarak ortaya çıktığı yerdir çünkü burada yönetim de dahil olmak üzere faydalı bir iş yapılmış olduğunu söyleyen yoktur ama mahkeme kararını yerine getiren de yoktur. Bunun anlamı, bütün işlerde hukukun çiğnenmesinin bir politika haline gelmiş olduğudur. Yani, yarın başınıza bir iş geldiğinde hakkınızı arayacak bir yer, bir kurum bulamayacaksınız. Hukuk hakkınızı verse bile, hakkınızı teslim alamayacaksınız. Bu bakımdan da, bu seçimlerde kullanacağımız oyların önemi artmaktadır.
444) Türk Kültüründe Kukla
-
Türk Kültüründe Kukla İfadenin yetersiz kaldığı insanlar bazı sembollere
ihtiyaç duymuşlardır. İnsanlar, anlatılmak istenmesi için ritüellere
bağlanmıştı...
1 gün önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder